“Her Hangi” Bir TDK mı, Yoksa “Herhangi” Bir Gelecek mi? Türk Dil Kurumu’na Cesur Bir Bakış
Bunu açıkça söyleyeyim: Dilimizin geleceğini “bekle-gör” yaklaşımıyla, kapalı kapılar ardında yazılan kararlarla şekillendiremeyiz. Tartışmayı büyütmek istiyorum, çünkü dil gündelik hayatımız kadar ekonomimizi, kültürümüzü ve teknolojimizi da belirleyen bir altyapıdır. “Her hangi” mi doğru, “herhangi” mi? Bu göründüğünden çok daha büyük bir soru: TDK, dili yaşayan bir organizma olarak mı görüyor, yoksa vitrindeki porselen gibi kırılmasın diye camın arkasında mı tutuyor?
TDK’nın Gücü ve Kör Noktaları: Kural Koymak mı, Kullanımı Okumak mı?
TDK, yazım kılavuzu ve sözlüğüyle milyonların dil tercihine yön veriyor. Bu güç, beraberinde büyük bir sorumluluk getiriyor: Dilin sahadaki akışını, yeni kelimelerin doğuşunu, anlam kaymalarını ve melezleşmeleri zamanında yakalamak. Sorun şu ki, kural koyan kurumlar çoğu zaman betimleyici (descriptive) değil, kuralcı (prescriptive) refleksle hareket eder. Oysa dijital çağda dil, forumlarda, sosyal medyada, oyun topluluklarında, göçmen mahallelerinde ve start-up mutfaklarında şekilleniyor. Peki TDK bu veriyi ne kadar görüyor, ne kadar hızla işliyor?
“Herhangi”/“Her Hangi” Örneği: Bir Yazım Meselesinden Fazlası
“Herhangi” tek kelime midir, iki ayrı kelime mi? Resmî çizgi nettir: herhangi bitişik yazılır. Fakat gündelik pratikte “her hangi” yazan, hatta bunu bilinçli biçimde ironi için kullananlar var. Buradaki mesele yalnızca doğru-yanlış ayrımı değil; değişen bağlamlarda dile biçim veren toplulukların sesinin TDK’da ne kadar yankı bulduğu. Kurumun görevi, standart önerirken kullanım verisini şeffaf biçimde paylaşmak; “Neden böyle?” sorusuna veriyle, örnekle, tarihle yanıt vermek. Yoksa “çünkü öyle” demek, 21. yüzyılda ikna etmiyor.
Sözlük ve Yazım Kılavuzu: Gecikmenin Bedeli
Dil teknolojileri, yapay zekâ ve arama motorları çağında sözlük güncellemelerinin gecikmesi; çeviri kalitesini, arama sonuçlarını, konuşma tanıma sistemlerini ve eğitim materyallerini doğrudan etkiler. Bir kelimenin yeni anlamı sahada yerini bulmuşken, kılavuzdaki eski tanım ısrarla sürüyorsa, bedeli yalnızca akademik değil, ekonomiktir de. Sorular net:
- Güncellemeler hangi periyotla yapılıyor ve bu periyot kamuya açık mı?
- Karar süreçlerinde hangi veri kümeleri, hangi yöntemlerle kullanılıyor?
- Arşivlenmiş tanımlar ve yazım örnekleri incelemeye açık mı?
Katılımcılık Nerede? Kurulların Çeşitliliği, Şeffaflık ve Sorumluluk
Dil, yalnızca edebiyat profesörlerinin değil; öğretmenlerin, gazetecilerin, yazılımcıların, görsel sanatçıların, gençlerin ve göçmenlerin de alanı. Kurullar bu çeşitliliği ne kadar yansıtıyor? Yerelden gelen öneriler nasıl değerlendiriliyor? Açıklanan raporlar, alınan kararların gerekçelerini ayrıntılı biçimde sunuyor mu? Bir dil kurumunun meşruiyeti, kapalı devre otoriteden değil; topluma açık hesap verilebilirlikten doğar.
Merkezî Standart mı, Çok Merkezli Ekosistem mi?
Tek merkezli standart, eğitimde ve resmî yazışmada kolaylık sağlar; ancak kültürel canlılık çoğu zaman çevreden, argo ve jargonlardan, yerel ağızlardan beslenir. TDK, bu renkleri “hata” olarak görüp törpülüyor mu, yoksa bir ekosistem mantığıyla sözlükte etiketleyip (örn. bölgesel, argo, teknik) görünür kılıyor mu? “Standart Türkçe”nin yanında, periferideki zenginliği belgeleyip meşrulaştırmak; dışlayıcı değil, kapsayıcı bir dil politikasının anahtarıdır.
Teknoloji ile İmtihan: Açık Veri, API ve Erişilebilirlik
Sözlük verileri, yazım kılavuzu örnekleri, tarihsel kullanım örnekleri ve etimoloji notları açık veri olarak sunulmalı. Geliştiriciler için API erişimi, dil teknolojilerinin kalitesini sıçratır; arama motorları, imla denetleyicileri, ekran okuyucular ve eğitim uygulamaları bu sayede yerli ve güçlü olur. Soru basit: TDK, verisini çağın gerektirdiği açıklıkta paylaşıyor mu? Etik ve gizlilik çerçevesi korunarak neden geniş bir ulusal dil korpusu kamuya açılmasın?
Kültür Politikası: Korumak mı, Kilitlemek mi?
“Korumak” ile “kilitlemek” arasındaki çizgi incedir. Kelimelerin “yasaklı” ilan edildiği bir zihniyet; yaratıcılığı, mizahı ve eleştiriyi kurutur. Dil, yeni anlamlara çekildikçe büyür; bazen yabancı kökenli bir sözcük yerli bir nabza uyar, bazen eski bir kelime yeni bir teknolojiyi tam yerinden yakalar. TDK’nın görevi, bu akışı belgelemek ve anlaşılır bir standart önermek; ama akışı tersine çevirmeye kalkışmak, nehirle inatlaşmaktır.
Provokatif Sorular: Tartışmayı Açalım
- Dil kuralları oybirliğiyle mi, çoğulcu itirazlarla mı daha sağlamlaşır?
- TDK, gençlerin ve göçmenlerin dilini ne kadar dinliyor? Sosyal medya verisi neden sistematik biçimde kullanılmıyor?
- Yazım kılavuzundaki her hükmün altında “kanıt ve örnek” bağlantıları olsaydı, tartışma kalitesi nasıl etkilenirdi?
- Okullarda tek doğruyu dayatmak yerine “standart + bağlam” öğretimi yapsak, yazma cesareti artar mı?
Bir Yol Haritası: Eleştirmekle Yetinmeyip Yapıcı Öneri Sunmak
Eleştiriyi eyleme bağlamak için üç adım önerisi:
- Açık Süreç: Kurul toplantılarının tutanakları ve gerekçeli karar özetleri düzenli yayımlansın. Kullanım verisi (gazete, radyo-TV alt yazıları, açık platformlar) anonimleştirilmiş biçimde erişime açılmalı.
- Çeşitli Kurullar: Genç dil kullanıcıları, görme-engelli kullanıcı temsilcileri, yazılımcılar, öğretmenler ve farklı bölge ağızlarından araştırmacılar kurullarda yer alsın.
- Canlı Kılavuz: Yazım kılavuzu “sürüm” mantığıyla çalışsın; her sürüm notunda neyin, neden değiştiği şeffaf biçimde anlatılsın. API ile geliştiricilere eşzamanlı sunulsun.
Sonuç: “Herhangi” Bir Kurum Değil, Herkesin Kurumu
TDK, “herhangi” bir devlet kurumu değildir; dilin sinir sistemine bağlanmış bir omurgadır. Bu yüzden daha cesur, daha açık ve daha hızlı olmak zorunda. “Her hangi” yazanları küçümseyerek değil, onlara kullanım arka planını anlatarak; “herhangi”nin nedenini veriyle göstererek ikna edebiliriz. Dilimizi seviyorsak, onu cam bir vitrinde değil; sokağın, atölyenin, sınıfın, ekranın, sahnenin içinde güçlendirmeliyiz.
Harekete Geç: Senin Dilin, Senin Sözün
Şimdi söz sende. Hangi yazım kuralı seni en çok zorluyor? Sözlükte hangi tanımı çağın gerisinde buluyorsun? Yerel ağzından, mesleki jargonundan, oyun topluluğundan hangi kelimenin sözlükte görünmesini istersin? Yorumlara yaz: Dili, “herhangi” bir otoriteye bırakmadan, hep birlikte konuşarak güçlendirelim.