Mobese Kask Cezası Yazar Mı?
Bir sabah, İzmir’in kalabalık caddelerinden birinde, kafamda “Mobese kask cezası yazar mı?” sorusu beliriverdi. Neden mi? Çünkü, bir an önce evime yetişmek için, trafiği hiçe sayarak scooter’a atlayıp hızla caddeyi geçmeye karar verdim. Evet, scooter kullanmak her zaman eğlenceli, fakat o an sanki kask takmamış olmamın cezasını Mobese kameralarının keseceği kesin gibiydi. Hani bir bakışları var, seni gördüklerinde cebinden para çıkmaya başlar gibi. Ve o an düşündüm: “Acaba gerçekten Mobese kask cezası yazar mı?”
İlk Soru: Kask Takmazsan Ne Olur?
Düşünsenize, her sabah iş yerine yetişmek için o kadar telaşla evden çıkıyorsunuz, tam da trafiği atlatıp hızla ilerlerken, birden bir “çıt” sesi duyuyorsunuz. Kafanızda bir şeylerin yanlış olduğunu hissediyorsunuz. Yavaşça arkanıza bakıyorsunuz ve… işte o anı. O muazzam Mobese kameraları.
O kadar soğuk bakıyorlar ki… Hani bir de “O camları yıkasak mı?” diyorsunuz, o kadar donuk. Ama gerçekte tek bir soru vardır: “Mobese kask cezası yazar mı?”
Kask takmanın bir gereklilik olduğunu gayet iyi biliyoruz, ancak kafamızdaki bu soru, arabanın direksiyonuna geçtiğimizdeki kadar kolay geçmiyor. Kafada binbir türlü düşünce. Kim bilir, belki bir gün o kameraların cezayı kesmesi, benim kaskımın eksikliğini fark etmeleri, sabah sporu yaparken “kasksızlık” cezalandırmak gibi bir şey olur. Bu yüzden her an o “kamera bakışını” hissetmek, kendi içimde bir gerilim yaratıyor.
Diyalog: Kameraların Gözleri
Bir gün, o sırada bana yakın bir kafede arkadaşlarımın sohbetine daldım. Konu yine o kahraman soruya geldi: “Mobese kask cezası yazar mı?”
Ben: “Bence yazar. O kadar dikkatli ki kameralar, kask falan, gözün takıldığını anlıyorlar. Bir an bile gözlerini ayırmazlar! Yani, belki kameraların aklında şunu diyorlardır: ‘Bu adam kaskı takmadı, ama ben ceza kesmekten daha önemli bir şey yapıyorum… Günümüze ne kadar eğlence katıyor!’”
Arkadaşım: “Ama Mobese de kasksızlığa dikkat etmiyor. O kadar donuk ve uzaklar ki, ceza yazarken ‘Acaba kaskını takmadığı için çok üzülüyordur?’ diye bile düşünmezler.”
Ben: “Evet, doğru. Ama her şeyin bir sırası var değil mi? Yani, ben o gözlerle bakıldığında, orada ceza kesileceğini düşündüm. Gerçi, kameranın sabahları kahvesini içtiğini düşünmüyorum, ama ya kask konusunda pek hassaslarsa?”
Arkadaşım: “Yani, belki de Mobese kameraları da kendi içinde bir ‘kasksızlık krizi’ yaşıyorlardır, kim bilir?”
Evet, bir noktada bu “Mobese kask cezası” işi, aslında çok ciddiye alınan bir mesele haline geldi. O bakışlardan, o soğuk gözlerden kaçmak gerçekten imkansız. Ama bunun üstesinden gelmenin bir yolu var mı?
Cezasız Trafik, Kasklı Başlangıç
Sonuçta, bu sorunun yanıtı biraz kişisel bir mesele. Kask takmak, yalnızca ceza kesilme korkusu değil, aynı zamanda sağlığımızı korumakla ilgili bir şey. Ama işin komik kısmı şu ki, bazen bu kask takma eylemi, kendinizi “yasal” hissetmenizi sağlasa da, sokaklarda geçirdiğiniz zamanın sonunda o kameralar size bir ceza yazmış mı, yazmamış mı anlamıyorsunuz. Bazen soruyorum, “Mobese kask cezası yazar mı?” Ama cevabı bulamadım.
Ama bir şey kesin: O kameralar her zaman orada. Ne zaman ‘takmadım’ desem, sanki arka planda bir kamera gözleri size doğru bakıyor. Bazen, o bakışların altında kayboluyorum.
Sonuç: Kask Takmanın Faydası
İzmir’de geçirdiğim zamanlarda, özellikle o günden sonra, scooter kullanırken kaskımı hep daha sıkı taktım. Hatta iç sesim artık bana şöyle diyor: “Kaskı tak, Mobese seni izliyor.” Ve gerçekte de, o kameralar beni izliyor! Ne yapalım, sonuçta kask takmak sadece güvenlik değil, bazen de Mobese’nin o soğuk gözlerinden kaçmanın tek yolu.
Öyleyse, soruya gelebiliriz: “Mobese kask cezası yazar mı?” Eh, teorik olarak yazmaz; ama pratikte… çok dikkatli olmak lazım. Eğer bir gün kafanıza takmadığınız o kask nedeniyle cezayı keserlerse, size söyleyecek tek bir şeyim var: “Kask takmak, her zaman kazandırır!”